Trump ‘gelecek hafta görüşeceğiz’ demişti, İran Trump’ı yalanladı: Ciddiye almayın

İran Dışişleri Bakanı Abbas Erakçi: ABD ve İsrail’in Saldırıları Başarılı Olamadı

İran Dışişleri Bakanı Abbas Erakçi, devlet televizyonundaki bir programda ABD ve İsrail’in ülkesine yönelik saldırılarıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Erakçi, “Nükleer silahlı bir süper güç ve nükleer silahlı bir rejim, Avrupalıların yardımıyla, seferber oldu ve İran halkını parçalamak ve Amerikan hegemonyasına karşı 50 yıllık mücadeleyi sona erdirmek için plan yaptı ancak başarılı olamadılar.” ifadelerini kullandı.

Saldırılardan önce ABD ile yapılan nükleer müzakere sürecine de değinen Erakçi, “Son müzakerelerde, bizi İran ulusunun haklarından vazgeçmeye ikna etmeye çalıştılar. Kabul etmediğimizde savaş dayattılar ve suçlu Siyonist rejime (İsrail) saldırılar gerçekleştirmesi için izin verdiler.” şeklinde konuştu.

Erakçi, yaptığı açıklamada Amerikalıların müzakereler devam ederken diplomatik kurallara ihanet ettiklerini ve bu durumun gelecekteki görüşmeleri etkileyeceğini belirtti. Ancak, “diplomasi devam ediyor ve bazı ülkelerin Dışişleri Bakanlarıyla temas halindeyim.” dedi.

ABD Başkanı Donald Trump’ın İran ile görüşme açıklamasına ilişkin de konuşan Erakçi, “Bu açıklamaları ciddiye almayın. ABD ile müzakereler için henüz bir anlaşma yapılmadı. Hatta bu konuda bir konuşma bile yapılmadı. Onlardan sürekli çelişkili açıklamalar geliyor.” şeklinde değerlendirmede bulundu.

İran Meclisi’nin çıkardığı ve Anayasayı Koruyucular Konseyi’nin onayladığı, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) ile işbirliğini durduran yasaya da değinen Erakçi, “Yeni yasa bizim için bağlayıcıdır. UAEA’nın raporu, İsrail’in saldırganlığının habercisi olan bir çözümün yolunu açtı. Rapor doğru ve adil değildi. Bunun yanında nükleer tesislerimize saldırı düzenlendi ve UAEA bunu kınayamadı bile.” şeklinde konuştu.

İran ile İsrail arasındaki karşılıklı saldırıların ardından gelen ateşkes sürecine ilişkin de açıklamalarda bulunan Erakçi, “İran ve Siyonist rejimin (İsrail) müzakere ettiği veya her iki tarafın da ABD ile müzakere ettiği veya ABD’nin arabulucu olduğu gibi söylentiler vardı. Bunların hiçbiri doğru değildi. Siyonist rejim, çaresizlikten saldırıları durdurma noktasına geldi ve biz de saldırılar durduğunda devam etmedik. Hiçbir ön koşul yoktu ve hiçbir talepte bulunmadık. Operasyonun durdurulmasını talep eden Siyonist rejimdi.” açıklamasında bulundu.

Related Posts

Erzurum’da “Milletin Zaferi ve Egemenliği: Türkiye’de Darbelerin İzleri ve Anlatıları” paneli düzenlendi

Erzurum Teknik Üniversitesi’nde (ETÜ) 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla “Milletin Zaferi ve Egemenliği: Türkiye’de Darbelerin İzleri ve Anlatıları” paneli gerçekleştirildi.

İsrail, Batı Şeria ve Kudüs’te yılın ilk yarısında 3 bin 850 Filistinliyi gözaltına aldı

İsrail, Batı Şeria ve Kudüs’te yılın ilk yarısında 3 bin 850 Filistinliyi gözaltına aldı

Sazlıdere katliamı aralıksız sürüyor

İmamoğlu’nun tutuklanmasından 10 gün sonra ilk temel kazılan Sazlıdere’de 96 bin kişilik bir nüfus oluşacak, İstanbul bir su kaynağını sonsuza kadar kaybedecek.

Mansur Yavaş’tan sert çıkış: ‘Hani PKK’lılar Ankara Büyükşehir’de sayaç okuyacaktı, ne oldu?’

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, “Öyle bir iktidarla yarışıyoruz ki zaman geliyor yanına birilerini alıyor, destekçilerini alıyor, o gün onların oyuna ihtiyaçları var. ‘Siz yanlış yapıyorsunuz’ denildiği zaman, söyleyen herkesi hainlikle suçluyorlar. Aradan zaman geçiyor, ‘Biz aldatıldık’ diyorlar. Biz 14 Mayıs seçimlerini unutmadık. Hani PKK’lılar Ankara Büyükşehir’de sayaç okuyacaktı, ne oldu” dedi.

Son dakika… İmamoğlu’nun yargılandığı Beylikdüzü Belediyesi davası ertelendi

Son dakika haberi… İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Beylikdüzü Belediye Başkanlığı dönemine ilişkin “ihaleye fesat karıştırma” suçlamasıyla yargılandığı dava ertelendi. Bir sonraki duruşma 24 Ekim saat 15.00’te görülecek.

LGBT düğünleri ve kadın papazlar Hristiyan mezhebini ikiye böldü

Anglikan Cemaati, kadın ruhbanlar ve LGBT bireylerin evlenmesi konusundaki anlaşmazlıklar nedeniyle dağılma tehlikesiyle karşı karşıya kalınca, reforma gitti. Reformun hedefi, Afrika ve Asya’daki muhafazakâr kiliselerin tepkilerini yumuşatmak ve mezhebin birliğini korumak.